|
||
![]() |
19 EYLÜL’DE DEĞİL HER GÜN HATIRLAYIN | |
Cengiz Doğan | ||
Türk Bayrağı niye dünya üzerindeki tüm ülkelerin bayraklarından daha güzeldir? Çünkü dünyada hiçbir bayrak için böylesine bedel ödenmemiştir. Türkler tarih boyunca vatan bildikleri toprakları korumak için canlarını feda etmekten bir an bile geri durmamış, kendinden sonraki nesillerin bağımsızlığı için kendi kanlarını toprağa ve bayrağa akıtmakta en küçük bir tereddüt göstermemiştir. Dün Çanakkale’de, sonrasında Kurtuluş Mücadelesinde, sonrasında Kore’de, Kıbrıs’ta ve bugün terörle mücadelede canlarını veren şehitlerimiz, uzuvlarını kaybeden gazilerimizin bu özverileri ile bugün biz bu topraklarda varlığımızı sürdürüyoruz. Ne diyor Mehmet Akif Ersoy ‘Çanakkale Destanı’nda; “… Gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın” Şehitlerimiz haklarını helal etsin bize… onlar ailelerini bekası için canlarını verdikleri devlete emanet ettiler. … ve gazilerimiz… Onlar şehit olan arkadaşlarıyla birlikte omuz omuza çarpıştılar, düşman, hain kurşunuyla yaralandılar. TV ya da gazetelerde ‘yaralı’ dendi onlar için. Yaralarının ne olduğunu silah arkadaşları, komutanları ve ailelerinden başka kimse bilmedi. Kimi bacağını, kimi kolunu, kimi gözünü feda etti vatanı için. Bazıları hikayeleri ile öne çıktı belki ama her bir gazinin kahramanlığı aslında aynıydı. Çanakkale ve Kurtuluş Mücadelesi’nde sadece düşmanla değil yoklukla da mücadele etti onlar. Kore’de hiç bilmedikleri topraklarda gösterdikleri kahramanlıkla, bugün o ülkenin vatandaşları tarafından hala ayakta karşılanan gazilerdi onlar. Kıbrıs’ta Türklere yapılan işkenceye son vermek için gökyüzünden kuş gibi süzülerek Beşparmak Dağlarına inendi onlar. Terör örgütüne karşı hem yurt içinde hem yurt dışında korkusuzca gece gündüz demeden yol alandı onlar. Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Söz konusu vatansa gerisi teferruattır’ sözünü şiar edinmişti onlar. 15 Temmuz’da bir başka terör örgütü tarafından yapılmak istenen darbe girişiminde yaralanandı onlar. Gazilik yaşayanlar için taşınabilecek en onurlu unvandır aslında. Kaybettiğiniz uzvunuz aslında sizin övünç madalyanızdır zira. 19 Eylül Gaziler Günü’nde devlet erkanı tarafından onlara birer teşekkür edilecek. Her yıl düzenlenen törenler bu yıl pandemi nedeniyle yapılmayacak. Ancak geçtiğimiz yıllarda törenlerin bazılarında gazilere gerekli değer verilmediğini de düşünürsek yapılmaması belki daha iyi oldu. Hatırmayın yağmurda yapılan Vali’nin üzerinde şemsiye tutulurken gazilerin ıslandığı töreni… Kötü örnekleri öne çıkarmayı sevmiyorum, çıkarmayalım da ama bu örneklerin bir daha yaşanmaması için gerekli tedbirlerin de alınması lazım. Gazilerimize maddi ve manevi destek vermek Türkiye Cumhuriyeti Devletinin öncelikleri arasında olmalıdır. Gazilere verilen hakların kullanılmasında özellikle ulaşımda yaşanan bazı görüntülerin tekrarına asla izin verilmemelidir. Nerede yaralandığına bakılmaksızın her gazi hepimiz için aynı değerde olmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti şehitlerimizin ailelerine ve gazilerimize bundan sonraki yaşamlarını kolay kılacak güçtedir ve kılmalıdır. Bugün parmağında küçücük bir kesik için acile koşanların, ayağını, kolunu, gözünü vatanı için feda edenlere en küçük saygısızlık yapmasına izin verilmemelidir. Bu bayrak ebediyete kadar gökyüzünde dalgalanacaksa, bunun şehitlerimiz ve gazilerimiz sayesinde olduğu unutulmamalıdır. Vatan sevdası için göğsünü siper eden gazilerimiz sadece 19 Eylül’de hatırlanmamalı devletin ilgili kurumlarınca sorunları ve çözümü noktasında kendilerine destek olunmalıdır. Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşı’nda söylediği gibi; “…Dalgalan sen de şafaklar gibi ey nazlı hilal Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi hilal…” |
||
Etiketler: 19, EYLÜL’DE, DEĞİL, HER, GÜN, HATIRLAYIN, |