HIRSIZIN HİÇ MU SUÇU YOK?
.

Cengiz Doğan STRATEJİK ANALİZ
-Maltepe Belediye Başkanı Esin Köymen İBB meclisinde bir konuşma yaptı. Yaklaşık 19 dakikalık konuşmasında Maltepe’den ve Maltepe’nin sorunlarından, çözümü için İBB’nin yapması gerekenlerden tek kelime bahsetmedi. İBB ve Ekrem İmamoğlu’na yönelik başlatılan ve başka ilçelere de sıçrayan yolsuzluk soruşturmalarını konu alan Köymen, iktidarı suçladı. CHP’li belediyelerin siyasi iktidarın siyasi ve mali baskılarına rağmen hizmet verdiğini belirten Köymen, “Tehdit altındayız” dedi. Partisinin belediye başkanlarına yönelik yürütülen soruşturmaları ‘cadı avı’ olarak nitelendiren Köymen, “Karşılaştığımız mali baskılara rağmen direncimizi sağlam tutuğumuzu ve doğru strateji ile başarılı olduğumuzu gururla söylemek istiyorum” dedi. Başarı kriterinin ne olduğunu elbette açıklamadı. Ancak Maltepe’nin hangi sorunu çözüldü de kendisini başarılı olarak adlandırdı onu anlamakta güçlük çektim. Daha birkaç ay öncesi çöplerin toplanmadığı bir ilçeden bahsediyoruz ve bugün ‘başarı’ kelimesi kullanılıyor.
Devam edelim; Köymen konuşmasında; yolsuzluk soruşturmalarını basite indirgeyerek, yargının siyasi iktidarın etkisiyle hareket ettiğini iddia etti. Hatta bunu bireysel hak ve özgürlüklere kadar getirdi, hukukun yeniden tesis edilmesini istedi.
31 Mart seçimlerinde CHP’nin aldığı sonuçların iktidarı korkuttuğunu ileri süren Maltepe Belediye Başkanı ‘İtibar suikastine’ uğradıklarını söyledi ve yargının ‘odundan’ tanık ürettiği suçlamasında bulundu. İmamoğlu’na yönelik gerçekleştirilen yolsuzluk operasyonunu iki nedene bağladığı konuşmasında Köymen; “Bunlardan birincisi Kanal İstanbul projesidir, ikincisi Ekrem Başkan’ın iktidarı 4 sefer yenmesidir” ifadelerini kullandı. Ancak soruşturmada itirafçı olan isimlerin söylediklerine aynı konuşmasında yer vermedi.
Öylesine bir tablo çizdi ki Maltepe Belediye Başkanı; kendilerini mağdur göstermeyi çok iyi başardı. İktidarın siyasi ve mali baskılarını Maltepe için konuşursak; hangi mali baskı ya da hangi siyasi baskı bunu açıklamadı. Maltepe Belediyesi’nin borç batağı içinde olmasının sebebi iktidar baskısı mıydı yoksa kendisinden önceki yine kendi partisinden olan Belediye Başkanı Ali Kılıç’ın sorumsuz harcamaları mı? Mali Baskı derken; Ankara, Belediyelere her ay gönderdiği parayı mı göndermedi? Hayır gönderdi. Peki SGK borcunu isteyince niye mali baskı oluyor bunu açıklamadı mesela. Düşünün işletme sahibisiniz, çalışanlarınızın SGK’sını yatırmadınız. Maliye dedi ki borunu öde hemen çıkıp bağırıyorsunuz ‘mali baskı altındayım’ durum bu.
Siyasi baskı ifadelerini kullandı yine konuşmasında. Maltepe özelinde bakalım yine; hangi siyasi baskı. Tam tersine bir baskı söz konusu. Maltepe’de bir belediye başkanı hiçbir milli bayramda resmi törenlerde yer almaz mı? Almadınız. Devletle kavgalı olan kendileri olmalarına rağmen devleti kendilerine düşman olmakla suçlayan bir zihniyet görülüyor sanki.
19 dakikalık konuşma zaman zaman CHP’li meclis üyelerinin alkışlarla destek verdiği konuşmada dediğim gibi tek kelime Maltepe’nin adı geçmedi. Ben şunu beklerdim kendisinden; Maltepe’de ana caddelerde artık kilit noktasına gelen trafik açmazı için İBB eliyle şu şu projeler hayata geçirilmeli. E5’in kuzey aksında yer alan mahallelerimiz başta olmak üzere olası depreme karşı kentsel dönüşüm için şöyle bir uygulama yapılmalı bunun için büyükşehirin destek vermesi gerekir. Maltepe Sahilde şöyle bir proje yapılmalı… hiçbirini duymadık. 19 dakika boyunca iktidarın suçlandığı, Ekrem İmamoğlu’nun aklandığı bir konuşma dinledik. Aklıma Nasreddin Hoca’nın fıkrası geldi;
Nasreddin Hoca’nın evine gece hırsız girer, evde ne var ne yok götürür. Sabahleyin komşuları toplanır, Hocaya sorular ile yüklenirler.
- Hocam kapıyı açık mı bıraktın yoksa?
- Hocam şu eski pencereleri değiştir diye sana kaç defa söyledik.
- Bir köpek alsaydın, böyle olur muydu?
- Hocam o kadar sesi duymayacak kadar nasıl derin uyudun?
Nihayet Hoca dayanamaz “Yahu tamam, iyi güzel de kabahatin tümü benim mi? Hırsızın hiç mi suçu yok?”
Anladık kabahatin büyüğü iktidarda da sizin hiç mi suçunuz yok?